Soğuk Kahve - Ahmet Batman;
Çok satanlara 2 kitabı peş peşe giren Ahmet Batman’ın Soğuk Kahvesini sırf biraz da meraktan okumaya başladım. İlişkiler üzerine denemeler şeklinde olan kitabın bölümleri tek tek güzel tanım ve dokunuşlara sahip ama bütüne baktığınızda hep aynı şeyi söylüyor gibi. Uzun aralar ile bir kaç bölüm okumak sanki daha çok keyif verir gibi.
Yolun Sonundaki Okyanus - Neil Gaiman;
Okyanus
Neil Gaiman’ın, Yokyer ve Mezarlık kitaplarından sonra okuduğum 3. kitabı. Diğer iki kitap sanki daha uzun olmalıymış, yazar daha çok yazmalıymış hissiyatı veriyordu. Bu kitap ise daha kısa olmasına rağmen tam kıvamında gibi. 3 kitap arasında da en beğendiğim oldu haliyle.
Bir Psikiyatristin Gizli Defteri (En Sıradışı Vakalar) - Gary Small
Yine çok satanlar etkisiyle başladım. Ama gerek kısa kısa hikayelerden oluşması, gerek de bu hikayelerin baya ilginç olmaları hoşuma gitti açıkçası. Bir psikiyatri kitabı olmasına rağmen çok ağır konulara girmeyerek sıradan okuyucuyu da sıkmıyor kitap.
Sherlock Holmes - Akıl Oyunlarının Gölgesinde - Sir Arthur Conan Doyle
Bugüne kadar hiç ünlü dedektifin kitabını okumamıştım, yada küçükken okudum da aklımda değil. Bu kitap yine kısa kısa hikayelerden oluşması sebebiyle daha kolay okunabilir oldu benim için. Evde, yolda, misafirlikte, iş yerinde molalarda… Üstelik detektifin üstün zekasına hayran kaldım okurken, o zaman gelsin yeni Sherlock Holmes kitapları sırayla…
Koku - Patrick Süskind
Puanı yüksek, konusu da ilgimi çeken bir klasik bulmuşken okuyayım dediğim bir romandı koku, ama ne yazık ki beklediğimi bulamadım. Ben bir katil hikayesi ve aksiyonu beklerken, ne yazık ki cinayetler (veya aksiyon) kitapta zaten anlatılmıyormuş. Daha çok katilin ruh hali yansıtılmış bize. Tabi birde kokularla ilgili sayısız bilgi ve betimleme. Betimleme bu kadar çok olunca sıkılmamak elde değil benim için. Üstüne olayların oldu bittiye getirilmiş gibi bir yazım da var kitapta; Betimleme betimleme hoop karakter öldü, betimleme betimleme hoop cinayetler işlenmiş, betimleme betimleme hoop karakter yakalandı gibi mesela… Yalnız kitabın sonu vurucu, şaşırtıcı ve beklenmedik. Böyle olunca insanların beğeni seviyesi artıyor ister istemez. Tabi biz alışığız fantastik edebiyata, filmlere, çizgiromanlara... Bize etki etmedi o kadar. Hatta gene bitişi bile “hoop…” şeklinde.
Posted via Blogaway
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder